Ya şu bloğu açalı aslında epey bir zaman
oldu. Ancak ben yine yaptığım bir çok planı gerçekleştiremediğim gibi(dış
etkenler yüzünden[ki aslında her zaman insanın istediği fırsatı kendi
yarattığına inanmışımdır ama nedense bunda dış etkenleri seçmek işime geliyor]
)bunu da hep erteledim. Taaaa ki bugüne kadar. Ama illa ki ters yada zamansız
işler yapacağım ya 2 saat sonra yeni bir yola çıkacak olmama rağmen bir yazasım
var bir yazasım var anlatamam...:)))İlham geldi dedikleri böyle bir şey
olmalı;) Öyle ki tüm hayatımı, şuan içinde bulunduğum ruh halimi, duygusal
çalkantılarımı anlatıcam...Ama gerçekten biri beni durdurmalı!!!!
Sadece
kısaca şundan bahsetmek istiyorum ki hayat çok garip...Çok eski bir erkek
arkadaşım hep derdi ''hayat özellikle de aşk kaçıp kovalama üzerine kuruludur. Oyun
içinde oyun varsa karşı taraftan ilgi görürsün'' derdi hep...Bende kızardım... Öyle
saçma bir şeydi ki bu bakış açısı...Nasıl bir mantıktı bu hiç bir zaman
anlamadım hala da anlamış değilim..Yani bir şeyleri karşılıklı güzel duygularla
sonuna kadar dürüstçe paylaşmak varken ne gerek vardı türlü oyunlara??? Hala daha
anlamış değilim ama öğrendim ki oyunun içinde oyun varsa vazgeçilmez
oluyorsun...Tüm içtenlik ve samimiyetinle yaklaştığın duygularının hiç bir
önemi kalmıyor oyunların yanında..Çünkü insanlar oyunları seviyor saf monoton
bir sevgidense entrika dolu bir sevgi genel tercih olmakta herkesçe...Söylediklerimi
anlayan anlar mı bilemiyorum ama biraz daha konuşursam kendimi ele vermekten
korkuyorum :P En iyisi mi içimi bu kadar dökmenin rahatlığıyla bugün buradan
ayrılmak;) Belki doğru düşüncelere sahibim belki de değişen düşüncelerle
doğruyu bulacağım...Ama benim bu yaz öğrendiğimi pekiştirdiğim bu oldu ! Dilerim
doğru düşüncelere tez zamanda kavuşuruz ;)